Merhabalar,
Bir Kurban Bayramını daha geçirdik şükürler olsun. Biz bayramın 2. gününe kadar Gönen’deydik, daha sonra İstanbul’a döndük.
Bayramdan Kalanlar
(Annemin kahve sunumları, instagram’da sık sık gördünüz ;) )
(Cicianne baklavası ve kahve)
(Gönen’in kırları)
Bayramı yarıda kesmemizin nedeni, taşınıyor oluşumuz :) Geldik biraz yeni eve temizlik yaptık. Sonra eski evdeki eşyaları biraz toparladık.
Beni sosyal medyadan (özellikle snapchat!) takip edenler bu süreçteki paylaşımlarımı sıkça görüyorlar :)
Bir yandan evdeki eşyaları toparlıyorum, bir yandan da sadeleşmenin yollarını arıyorum. Geçen sene de evimize büyük bir tadilat yaptırmıştık. O zaman giymediğim ne kadar kıyafet varsa ayırmış, ihtiyacı olanlara vermiştim. Sanki üzerimden büyük bir yük kalkmıştı. O zaman farkettim ki evim de nefes aldı.
Çalışma masamdan da anlaşılacağı üzere her şeyin hemen elimin altında olmasını severim. Mutfağımda aynı öyledir. Baharatlıklar, kaşıklar, yağlıklar hemen elimin altında olmalı.. Bu sefer de ortam kalabalıklaşıyor.
Sade(leşmek)
Uzun zamandır elimde olan bir kitap var, adı Sade. Gerçekten adı gibi sade bir kitap. Başlarda dolap temizliğinden bahsediyordu, ben onu zaten yapmıştım :) Amaan bildiğim şeyler bunlar deyip pek önemsemedim kitabı açıkçası. Şimdilerde yine elime aldım, ilişki, yemek ve para konusunda da sadeleşmekten bahsediyormuş meğerse..
Snap ve stories’de bir kaç paragraf paylaşım, kitabın adı çok soruldu. O yüzden buraya da yazayım.
Kitabın yazarları: Begüm Başoğlu ve Ege Erim. Kendi sadeleşme hikayelerini anlatıyorlar.
Ben de hazır taşınıyorken, bu sadeleşme olayını gerçekleştireyim..
Sadeleşmek bir kaç eşyadan kurtulmak, evde boş alanlar açmak değil elbette. İç dünyamızda da sadeleşebiliriz. Üzerimizde bir yük gibi taşıdığımız “o benim hakkımda ne düşünüyor” “O beni hiç sevmiyor” lardan kurtulmamız gerekiyor.
“Yaralarınızı sarmak, düştüğünüz yerden kalkmak, cesaret bulmak ve yeniden başlamak için en büyük destekçiniz, yine siz olun. İyi veya kötü bütün huylarınızla kabul edin kendinizi. Böylece başkaları tarafından kabullenilme ihtiyacınız hafifleyecek ve birçok kaygınız da eriyip gidecek.”
Hayatınızdaki İlişkiler Size Ne kadar İyi Geliyor?
Bu soruyu kendinize hiç sordunuz mu? Peki hayır diyemediğiniz için mutsuz oldunuz mu? Elbette oldunuz :) Biz insanlar hayır diyemediğimiz için bir şeyleri kaybederiz. Kendi mutsuzluğumuz pahasına başkalarını mutlu etmeye çalışırız. Ama bunun sonucunda iki tarafı da memnun edemeyiz. Hayatınızda “Hayır” a yer açın..
Ben uzunca bir süredir, beni mutsuz eden, aşağı çeken, negatif, sürekli “neden neden” diye soran insanlardan uzak durmaya çalışıyorum.
Tavsiye ederim ;)
Sadeleşme serüvenim devam edecek;)
Beni sosyal medyada takip edebilirsiniz:
Twitter | Instagram | Facebook
Sadeleşmek yazısı ilk önce Kadın&Sanat üzerinde ortaya çıktı.